Bahar Kurabiyesi

Merhaba..

Dün komşularım evimi şenlendirdi, bereketli muhabbetli güzel bir sofraya oturduk hep birlikte elhamdülillah..

Geçen haftalarda gün toplantım için hazırlık yapacakken annemlerin sürpriz ziyaretlerini öğrendim her ikisi için hazırlanmaya başladım sağolsun komşularım yardımıma koştu. Oturduğumuz yerde komşuluk ilişkileri gerçekten çok güzel. Çocukluğumuzdaki gelenekleri hala yaşıyor olmak mutluluk verici..

Komşularımla birlikte annemlere mantı yaptık, gün için dolma sardık. Bir gün sizler için de mantı yapacağım diye söz vermiştim. İşte o gün dünmüş :) Akşam kızımı yatırdıktan sonra sakin sakin mantılarımı hazırladım, sabah şimdi tarifini vereceğim enfes kurabiyeleri hazırladım. Nihalciğim sağolsun meşhur üçgen kekinden yaptı, bende tulumba tatlısı yaptım.. Hasılı hazırlık aşaması da sofra aşaması da muhabbetli bir gün yaşadık. Hamd olsun. 

Bugün sizlere bu kurabiyelerin tarifini vereceğim soframla birlikte..

Malzemeler:

250 gr. tereyağ veya margarin

1,5 su bardağı pudra şekeri

2 su bardağı mısır nişastası

2,5 su bardağı un

1 pk. vanilya

1 adet yumurta

Hamurun yarısı için 2 çorba kaşığı kakao

Yapılışı:

Oda sıcaklığındaki margarin, vanilya ve pudra şekeri iyice birbirine yedirilip üzerine nişasta ve 2 su bardağı un ilave edilir. İyice yoğrulur. Yumuşak kıvamlı, ele yapışmayan bir hamur elde edilecek.

Hazırlanan hamur ikiye bölünüp bir yarısı başka bir kaba alınır, 2 çorba kaşığı un eklenerek tekrar yoğrulur. Bir kenara alınır. 

Kalan yarım su bardağı un sade hamura ilave edilip tekrar yoğrulur. 

Her iki hamur ayrı ayrı iki bilye iriliğinde yuvarlanır. 

Bir sade hamur topu tezgahta silindir şeklinde açılır, aynı işlem bir kakaolu top içinde uygulanır. İki silindir birbirine sarılıp birleştirilir ve gül şeklinde sarılır.  

Hazırlanan kurabiyeler yağlı kağıt serili tepsiye alınıp önceden ısıtılmış 180 derece fırında 15-20 dk. pişirilir. 

Afiyet olsun. 

Biscuits Tereyağlı Minik Ekmekcikler

Merhaba;

Kahvaltı sofralarını çok seviyorum, etrafımdaki insanlar da çok seviyor. Bazen ailemle, bazen komşularımla, bazen arkadaşlarımla, bazen çekirdek ailemle, bazen de kızımla anne kız kahvaltı sofralarımız oluyor. 

Ağırlıklı olarak kahvaltıya odaklandığımızdan sürekli kahvaltılık tarifler arayışında oluyorum. Papatya' m türlü türlü sofralarında minik minik ekmekciklere defalarca yer vermişti. Nihayet kızımla bir hafta sonu anne kız kahvaltısı hazırlayalım dedik ve kahvaltımızı bu minik ekmekciklere lezzetlendirdik. Şimdiye kadar yapmadığıma pişman oldum mu? Kesinlikle :)

Malzemeler:

2,5 su bardağı un

Yarım su bardağı mısır unu

1 paket kabartma tozu

1 paket instant maya

1 çay kaşığı karbonat

1 tatlı kaşığı tuz

1 çorba kaşığı toz şeker

100 gr. oda sıcaklığında tereyağ

1 tatlı kaşığı sirke

1 su bardağı sulu çırpılmış yoğurt

Yapılışı:

1,5 su bardağı un ve kalan toz malzemeler yoğurma kabına alınıp karıştırılır. Tereyağ ve sirke toz karışıma ilave edilip el yordamıyla karıştırmaya devam edilir. Kalan un ve yoğurt eklenerek ele yapışmayan yumuşak bir hamur elde edene kadar yoğrulur. 

(Kıvamda unda una fark olabilir demiş Papatyam, dediği gibi de oldu ben yarım bardak daha un ilave ettim)

Fırın 180 dereceye ayarlanıp ısıtılır. 

Hazırlanan hamur unlanmış tezgahta 1 parmak kalınlığında açılıp büyükçe bir kalıp veya bardakla kesilerek fırın tepsisine sıralanır. Hamur bitene kadar aynı işlem tekrarlanır. 

Isınan fırın kapatılıp tepsi sıcak fırına verilir ve 6 dk. tepsi mayası yapılır. 6 dk sonrasında fırın tekrar çalıştırılıp ekmekcikler hafif kızarana kadar pişirilir. 

Afiyet olsun..

Ev Yapımı Yoğurt

Merhaba..

Hayırlı Cuma' lar, mutlu günler dilerim..

Bir gerçektir ki; günümüzde herşey kolaylaştıkça yapay olmaya başladı. Çocukluğumda mahalleye iki günde bir kere sütçü gelir, herkes sıraya geçip süt alırdı. Alüminyum sürahiden tencerelere dolan o sütler ne kadar da lezzetliydi. Annem hemen biraz yoğurt uyutur, biraz sütlaç yapar, kalanını da bize ayırırdı. Sonra o sütçü gelmemeye bizler de marketlerdeki reyonlara gitmeye başladık.. 

Yakın zamanda "organik" kisvesi altında fahiş fiyatlara süt satanlar oldu. Bir litre sözüm ona taze inek sütü x lira, y lira şeklinde. İstanbul' da veya başka büyük şehirlerde yaşayanlar yazları köylerinden çok çok ucuza alıp dondurdukları bu sütleri halen yüksek fiyattan satmaya devam ediyorlar bu da başka bir gerçek. 

Anadolu şehirlerinde bizler halen tazecik inek sütü, koyun veya keçi sütü bulabiliyoruz. Biraz imkân varsa manda sütü bile bulmak mümkün. 

İlk evlendiğim zaman yoğurt uyutmayı beceremesem de sonra sonra alıştım, kendi yoğurdumu yapar oldum, anne olup, kızım kendi yemeğini yemeye başladıktan sonra da fotoğraflardaki gibi küçük cam kaplara porsiyonluk yoğurtlar yapmaya başladım. O kendini özel hissetti, bu hissiyatla porsiyonunu bitirmeye gayret etti bende geriden izleyip doyumsuz mutluluklar yaşadım, yaşıyorum..

Geçenlerde Papatya' m ile konuşurken "paylaşsana Elif' in yoğurtlarını" dedi, kısmet bugüne oldu. 

Ben her hafta süt aldığımdan azar azar uyutuyorum, Bir daha ki süt gününe kadar tüketiyoruz. Gayet güzel oluyor. Eğer taze süt alma imkânınız varsa siz de kendi yoğurdunuzu kendiniz yapın. 

Malzemeler:

Yağlı inek sütü

2 çorba kaşığı yoğurt

Cam kaplar

Yapılışı:

Yağlı inek sütü tencerede iyice kaynatılır. 

Herhangi bir masanın üzerine kalınca bir örtü veya battaniye serilir. Üzerine yoğurt uyutulacak kaplar yan yana birbirini saracak şekilde yerleştirilir. 

Kaynayan sütün ilk sıcaklığı çıktıktan sonra sütler kaplara alınır. 

ir kaseye kaynamış sütten yarım kepçe kadar konulup üzerine iki kaşık yoğurt ilave edilir, karıştırılır. 

Kaplara pay edilen sütler serçe parmak dayanacak kadar ılındığında (tahmini 30-35 derece) yavaş hareketlerle sütlü yoğurtlu karışım tüm kaplara paylaştırılır. Hepsi ayrı ayrı birkaç kez karıştırılıp kapakları kapatılır. Üzeri sıkıca başka bir örtü veya battaniye ile sarılır. Annemin tabiri ile üşümemeliler :)

4-5 saat sonrasında açılıp kontrol edilir. Yoğurt tutmuş ise örtülerin arasından çıkarılıp serin bir ortamda 4-5 saat daha bekletilir, sonrasında dinlenmek üzere buzdolabına alınır. 

Ertesi gün yoğurtlar tüketime hazırdır..

Afiyet olsun. 

Kulaklı Makarna

Merhaba..

Uzunca bir aranın ardından kürkçü dükkanına geri döndüm efendim. Geri dönüşüm muhteşem olsun diye de nefis Kulaklı Makarna' mızı yaptım da geldim. Daha evvel annem yapmıştı, ben yayınlamıştım fotoğrafı da iyi değilmiş vakit güncelleme vaktidir. Artık oklava ile aramız iyi çok şükür kendi mantımı kendim yapar oldum, aman ne marifet maşallah :)

Kulaklı Makarna Kastamonu' nun özellikle sahil kesiminde çok sevilen ve meşhur bir lezzettir. Mantı Anadolu' ya mâl olmuş bir lezzet olsa da her yörenin kendine has üslûbu vardır diyelim, vesselam. 

Genellikle haşlayıp tereyağlayarak yeriz bizler ama domates sos ve yoğurt ile de nefis oluyor demedi demeyin. 

Malzemeler:

4 su bardağı un

1 tatlı kaşığı tuz

1 adet yumurta

Ilık su

İç malzemesi:

200 gr. kıyma

1 adet iri soğanın rendesi

Tuz, karabiber

Yapılışı:

Un ve tuz harmanlanıp ortası havuz şeklinde açılır yumurta kırılıp azar azar un ilavesi ile sert kıvamlı bir hamur elde edene kadar yoğrulur.Elde edilen hamurun üzeri örtülerek 15 dakika dinlendirilir.

İç malzemesi için kıymanın içine soğan rendesi, tuz ve karabiber eklenerek karıştırılır.

Dinlenen hamur bezelere ayrılarak temiz ve unlanmış tezgahta ne çok ince ne de çok kalın olmayacak şekilde açılır..3x3 boyutlarında iri iri karelere kesilir..Her karenin içine iç malzemeden paylaştırılıp her kare muska şeklinde kapatılır ve tencerede kaynayan suya atılarak yaklaşık 15 dakika orta ateşte pişirilir.

Pişen makarnalar servis tabağına alınıp üzerine bolca tereyağı gezdirilerek sıcak sıcak servis yapılır..

NOT: İsteğe göre yoğurtlanarak veya domates sosla da servis edilir,  ancak bizim yöremizde tereyağlısı en makbul olanıdır..

Afiyet bal şeker olsun..